20 KASIM DÜNYA ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ

Malatya Barosu Çocuk Hakları Komisyonu'ndan sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Esra Genç, “Sadece bu günün değil yılın her günün onlar için olmasını, savaştan uzak ve çocukluklarının yaşatıldığı bir dünya için mücadele ederek yanlarında olacağımızı belirtiriz” dedi.
Baro binasında, Malatya Barosu Çocuk Hakları Komisyonu üyeleriyle birlikte, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü nedeniyle yaptığı basın açıklamasında, çocuk haklarından söz eden Malatya Barosu Çocuk Hakları Komisyonundan sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Esra Genç,
“Bugün dünyada ve ülkemizde, her türlü terör, işkence ve kötü muameleyle maruz kalan, savaşlar ve silahlı çatışmalarda ölen, tecavüz ve işkenceye uğrayan, asker olarak kullanılan, göçe zorlanan, mülteci olan, açlık ve yoksulluk içinde milyonlarca çocuk bulunmaktadır. Aynı zamanda milyonlarca çocuk yoksulluk sebebiyle istismara uğramakta, sokaklarda çalışmak ve yaşamak zorunda bırakılmaktadır” ifadelerini kullandı.
“Bugün, artık çocuklar için acil olarak sorunların giderilmesi ve buna yönelik politikaların geliştirilmesi gerekmektedir” diyen Genç, önerilerini şöyle sıraladı.
"Çocukların daha sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmeleri için öncelikle iktidar olmak üzere tüm siyasiler, partiler üstü bir anlayışla meseleye bakmalı ve çocukların maruz kaldığı sıkıntılara kalıcı çözümler üreterek ve bu sorunların çözümü için yeterli oranda bütçe ayırmalıdır.
Çocukların yaşama, gelişme,eğitim, katılım, sağlık hizmetlerinden yararlanma, sosyal ve hukuki korunma,vatandaşlık, bilgilenme gibi temel haklarından yararlanmaları hiçbir ayırım gözetilmeksizin sağlanmalıdır.
Çocukların her türlü sömürüye, ekonomik, fiziksel, dinsel, psikolojik ve cinsel istismara karşı korumaya birincil önceliği vereceğini taahhüt eden devlet, bunun gereklerini yerine getirmeli,devletin ilgili tüm birimlerinin, eğitim kurumlarının ve sivil toplum kuruluşlarının çocuklara sahip çıkması gerekmektedir.
Ülkemizin kanayan yarası çocuk gelinler konusu, sosyal devlet politikası gereğince hassasiyetle ele alınmalı, bu konunun en başta çocuğun cinsel istismarı suçunu oluşturduğu göz önüne alınarak, gerek ailelerin gerekse çocukların eğitilmesi konusuna ağırlık verilmelidir
Çocukların eğitim hakkına ve çocuk işçiliğiyle mücadeleye daha çok önem verilmeli, engelli çocukların da toplumsal yaşama etkin biçimde katılmalarını kolaylaştıran şartlar altında yaşamaları sağlanmalıdır. Çocuklarla ilgili her girişimde çocuğun yüksek yararı başlıca hedef olarak gözetilmeli ve çocuklar, yaşama mümkün olan en iyi başlangıcı yapabilmelilerdir.
Türkiye, ivedilikle B.M Çocuk Hakları Sözleşmesine 17, 29 ve 30. Maddelerine koymuş olduğu çekincelerinden vazgeçmeli ve bu maddeleri de kabul ederek, iç hukukta gerekli yasal düzenlemeyi hayata geçirmelidir.
Çocuk hakları ihlaline sebebiyet veren kişi ve kurum faillerinin etkin ve hızlı bir biçimde yargılanması ve cezalandırılması sağlanmalıdır.
Adli Birimlerce, Ceza Muhakemesi Kanunu madde 236/2’de yer alan, mağdurun ifadesinin bir kez alınması hükmü dikkate alınarak, çocuğun her aşamada tekrar tekrar dinlenmesi usulünden vazgeçilmelidir.
Ayrıca kovuşturma ve soruşturma aşamalarında mağdur ve suça sürüklenen çocuğun mağdur edilmeden teknik destek ve uzman çocuk psikoloğu yardımı alması sağlanmadır.
Mağdur çocuğun ifadesi de, kolluk tarafından değil Cumhuriyet Savcısı tarafından alınmalıdır.
Malatya ili de dahil olmak üzere her ilde çok acil olarak Çocuk İzleme Merkezlerinin bir an önce açılması gerekmektedir.
Malatya Barosu Çocuk Hakları Komisyonu olarak ülkemizde ve dünyada çocukların fiziksel, cinsel, duygusal ve her türlü istismarlarının takipçisi olacağımıza, yaşam hakkını ihlal edenlerle mücadele edeceğimizi belirtir, sadece bu günün değil yılın her günün onlar için olmasını,savaştan uzak ve çocukluklarının yaşatıldığı bir dünya için mücadele ederek yanlarında olacağımızı kamuoyuna beyan ederiz.”