KONAKÇI, “DİZİLERDE YÖRESEL KIYAFET, GELENEK VE GÖRENEKLERE DİKKAT EDİLMELİDİR”

Televizyon dizi filmlerinde yöresel kıyafetlere, gelenek ve göreneklere dikkat edilmesi istendi.
Malatya Sahne Sanatları Merkezi (MSSM) Yönetmen Oyuncu Ömer Konakçı, merkezin yönetim kurulu üyeleriyle birlikte yaptığı basın açıklamasında, “Son dönemde Türk dizi ve sinema sektörü yerel kültüre ve yöresel değerlere yönelmeye başlamıştır. Bu faaliyetler ülkemizin farklı bölgelerinin tanıtımı için olumlu katkılar sağlamaktadır. Bu yüzden büyük oranda yerli ve yabancı turistler şehirlerimizi merakla ziyaret etmektedirler. Bu da, turizm sektörü için büyük bir imkan oluşturmaktadır. Örneğin Asmalı Konak dizisinin etkisi ile Kapadokya’ya gelen turist sayısında ciddi bir artış gözlenmiştir. Dizinin çekildiği ev müze olarak hizmet vermeye başlamıştır. İkinci Bahar ve Yabancı Damat dizilerinde ise Gaziantep yöresi, yemekleri ve dürüst insan profili sayesinde son derece olumlu imaj ile zihinlerde yer etmiştir.
Fakat Malatya için nedense son zamanlarda televizyonlarda olumsuz ve yanlış imajlar oluşturulmaktadır. “Ulan İstanbul” dizisiyle başlayan Kötü Malatyalı imajı “Şimdi Onlar Düşünsün” adlı diziyle devam etmektedir. Malatya kültürü ile uzaktan yakından alakası olmayan izlenimler oluşturulmaktadır” ifadelerini kullandı.
“Özellikle, “Şimdi Onlar Düşünsün” adlı dizinin fragmanında yer alan Aziz Keklik adlı şahsın bir çiğköfte leğeni başında “yüreğimin acısını isot diye çiğköfteye katmışım, yar elinden zehirli şerbet tatmışım” sözleri ilk bakışta Şanlıurfa algısı oluştururken, bu karakter memleketini “Malatya, Pütürge” olarak belirtmektedir. Bu fragmanın sonunda çalınan Kernek Türküsü dışında Malatya’yı anlatan herhangi bir değer bulunmamaktadır. Çalınan türküde bile Malatya yöresine ait halay değil Diyarbakır yöresine ait halay çekilmekte, giyinilen yöresel kıyafetler Malatya’yı temsil etmemektedir.
Sadece tekmil verir gibi “Aziz Keklik, Malatya, Pütürge, şimdi onlar düşünsün,” demekle Malatyalı olunmaz, Malatya reklamı yapılmaz. Malatya’yı tanımayan bir kimsenin fragmanı ilk izlediğinde Malatya’yı Şanlıurfa’nın bir ilçesi, Pütürge’yi de köyü olarak düşünmesi kaçınılmaz olacaktır.
Türkiye’nin önde gelen şehirleri arasında yer alan ve birçok alanda nitelikli insan yetiştirmiş olan Malatya’mıza belki de hiç gelip görmeden senaryo yazan kişileri bu olumsuz izlenimlerinden dolayı kınıyor ve en kısa zamanda Malatya’ya davet ediyoruz. Buradaki insanlarla aynı havayı solumadan, Kernek’i görmeden, Kanalboyu’nda yürümeden, Soykan meydanında halkı seyretmeden Malatya’yı betimlemek mümkün değildir. Gerçek Malatya insanı profilinin ortaya konulduğu, yemeklerin, örf-adetlerin, gelenek göreneklerin, yöresel kıyafetlerin içinde olduğu Malatya filmlerinin yapılmasını arzu ediyoruz” diyen konakçı, “ Öyle ki, Malatya’nın konu olduğu filmlerde Malatya sahneleri gösterime girmeli ve gerçek Malatya insanlara sunulmalıdır. Gurbetteki Malatyalı’nın sılaya olan hasreti de ciddi biçimde ele alınmalıdır” şeklinde açıklamasını tamamladı.