Korkulu rüya görmeyelim!

Malatya’nın su gereksinimi karşılayan ve yeryüzünde bir elin sayısını geçmeyecek sayıda emsali olan Gündüzbey Beldesindeki su kaynağımız, (Kaptaj) maden arama çalışmaları ve TOKİ tarafından yapılan inşaatlarda denetimsiz olarak patlatılan dinamitlerle tehdit altında. Malatya Belediyesi, Tarım İl Müdürlüğü, DSİ, Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü gibi kurumlarda bulunan birkaç Malatya Sevdalısı dışında bu tehdidi gören yetkili yok gibi.  Su kaynağı yaklaşık 10 kilometrelik çap temel alınarak koruma altına altınmış. Ama koruma alanının hemen yanı başına bir çok işletmeye maden arama ruhsatı verilmiş. Dikkat ederseniz, maden ocaklarının (Taş ocağı- Kireç ocağı gibi) bir çok işletmenin bulunduğu bölge Yeşilyurt Akçadağ ve kısmen de Doğanşehir İlçe sınırlarının içerisindedir. Buna bir de Adıyaman İl Özel İdaresinin verdiği işletme ruhsatları var. Yani içme suyu kaynağımızı besleyen bölgeler. Gündüzbey’deki su kaynağımız, sadece o bölgeden beslenmiyor ki. Orası sadece suyun yer üstüne çıktığı bölge. Öyle 5-10 Km koruma altına almakla su kaynağımızı koruyamazsınız. Çünkü su kaynağının besleyen kanallar, Yeşilyurt, Akçadağ, Doğanşehir ve Adıyaman bölgelerinde bulunan içme suları Gündüzbey’de kaynakta toplanarak insanların kullanımına sunuluyor. Doğa ananın Malatya’ya ve Malatyalıya verdiği bu lütfü yetkililerin hoyratça kararları nedeniyle maden işletmeleri aracılığıyla yok edilmeye çalışılırken, yetmez mi gibi TOKİ’de dinamit patlatma sevdasına düşmesin mi?

El vicdan vel merhamet demekten başka çare gelmiyor elimizden.

Bu işin çözümü siyasilerde. Neden derseniz, Çünkü Su Havzalarını koruma yönetmeliği var. Maden arama ruhsatları bu yönetmeliğe göre veriliyor. Ama bizim su havzamız, yani su kaynağımızın değil Türkiye’de dünyada bile sayısı 5’i geçmez.

O nedenle, İlimiz siyasilerinin bir an önce harekete geçerek bu havza için ayrı bir koruma kararı alınması gerektiğine inanıyorum. Aksi halde korkulu rüya görmeye devam edeceğiz.

  MİŞMİŞİSTAN

Yaşar KARAASLAN

Kestaneci_56@hotmail.com