1 Mayıs Coşkuyla Kutlandı

Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A- A+ Paylaş
Reklam

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Malatya’da kutlandı. Yüzlerce kişi, ellerinde ‘Yaşasın 1 Mayıs’ pankartları taşırken, Ankara’da 10 Ekim 2015’te meydana gelen terör saldırısında hayatını kaybedenlerde unutulmadı.

  1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü münasebetiyle Turgut Temelli de toplanan siyasi partilerin üyeleri, sendikaların temsilcileri ve üyeleri ile vatandaşlar, Emeksiz Yüzüncüyıl Meydanına kadar yürüdü. Çevrede geniş çaplı güvenlik önlemi alan polisler, alana girecekleri aramadan geçirdi.

  Ankara Tren Garı önünde 10 Ekim 2015’te gerçekleştirilen canlı bomba saldırısında hayatını kaybedenlerin resimlerinin yer aldığı pankart sahnenin önüne asılırken, hep bir ağızdan 1 Mayıs Marşı söylendi.

  Cumhuriyet Halk Partisi Malatya İl Teşkilatı, Eğitim-İş Malatya Şubesi ve Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Malatya Şubesi, etkinlik öncesi CHP Malatya İl Teşkilatı önünde toplanarak, basın açıklaması yaptı.

  Eğitim-İş Malatya Şube Başkanı Hüseyin Kara, konuşmasında, “Kamu emekçilerinin iş güvencesinin elinden alınması istenmesi, taşeronlaştırmanın, esnek ve güvencesiz çalışmanın yaygınlaşması, işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşullarının giderek ağırlaşmasına yönelik yasal düzenlemeler ve atılan fiili adımlar sürmektedir. Eğitim-İş olarak; kamu çalışanlarının iş güvencesini ortadan kaldıracak, kamusal hizmetleri ticarileştirip, özelleştirecek, ulus devleti çökertecek ve sendikaların kapısına kilit vurulmasına neden olacak girişimlere karşı hükümeti uyarıyoruz.Eğitim-İş olarak Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş’in çağrısı üzerine, Ankara’da Kolej meydanında, İzmir’de Gündoğdu meydanında ve ülkedeki tüm alanlarda olacağız” ifadelerini kullandı.

  CHP Malatya İl Başkanı Enver Kiraz ise “16 Nisan'da yapılan referandumu sonucu gerçekte hayırdır, bir haykırmadır” dedi.

  Kiraz, herkesin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutlayarak, “Partimiz her zaman emek en yüce değer diyen bir anlayış ile hareket etmektedir. Emek Bizim için en yüce değerdir. Dolayısıyla emeğin sağı solu dini ırkı mezhebi olmaz.  Her kim emeği ile mücadele ediyorsa, emeği ile geçiriyorsa herkesin bugün bayramıdır. Herkesin bayramını da yürekten kutlamak istiyorum. Bu ülkede işçiler emekçiler, bu ülkenin çalışanları güvencesiz bir şekilde çalışmaya mahkum edilmektedir.  Sendikalaşma yüzde 10’lara kadar düşmüştür bu çok acı bir gerçektir.  Sendikalar işçinin, emekçinin, çalışanın haklarını savunan en önemli kurumlardır.  Bunların yok edilmesi sadece sarı sendikaların oluşturulması işçilere emekçilere yapılabilecek en büyük haksızlıktır.  Bugün geldiğimiz noktada taşeron önemli bir sorun olarak devam ediyor. Bizler taşeron işçilere kadro verilmesini beklerken, bir taraftan da kamu personel reformu ile kamuda performans sistemi ile adeta memurlar taşeronlaşma ya çalıştırılmaktadır” iddialarında bulundu.

  16 Nisan’da gerçekleştirilen halk oylamasına da değinen Kiraz, “16 Nisan'da bir referandum gerçekleşti. 16 Nisan'da aslında bu haksızlıklara karşı bu hukuksuzluklara bu adaletsizliklere karşı toplumun bütün kesimleri güçlü bir hayır ortaya koydular. Bu çok önemsenecek bir durumdur. YSK’nın kararı ne olursa olsun sonuç ne çıkmış olursa olsun YSK kanunu haksız uykusuz uygulamalarında bir başka sonuç çıkarıyorsa herkes biliyor ki bu ülkede 16 Nisan'da bütün imkansızlıklara rağmen, iktidarın bütün olanaklarının kullanılmasına rağmen güçlü bir hayır çıkmıştır.  16 Nisan'da yapılan referandumu sonucu gerçekte hayırdır, bir haykırmadır.  Bu, 1 Mayıs’taki haksızlığa eşitsizliğe adaletsizliği verdiğimiz mücadeleyi aslında 16 Nisan'daki hayır da ki o güçlü ses ile de birleştirmek durumundayız ve birleştireceğiz” görüşünü savundu.

  Yüzüncüyıl Kavşağı'nda düzenlenen mitingde konuşan Eğitim-Sen Malatya Şube Başkanı, KESK Dönem Sözcüsü ve 1 Mayıs Düzenleme Kurulu Başkanı Tarık Kaya, “AKP-MHP ittifakı gelecek on yıllarımızı belirleyecek referandum sürecini OHAL, KHK'lar zulmü ve baskısı altında gerçekleştirmiş, referandum süreci askeri darbe süreçlerinde yapılan anayasa değişiklikleri örneklerine benzer eşitsiz ve tek yanlı propagandaya izin veren bir ortamda gerçekleşmiştir. Halkın serbest ve özgür bir tartışma ortamında kanaat oluşturma hakkı engellenmiştir” iddiasında bulundu.

  Kaya, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bir an önce gerçek gündemlere dönülmelidir. İhraç edilen kamu emekçileri görevlerine iade edilmeli, OHAL ve KHK'lar kaldırılmalı, iş güvencemizi ve kıdem tazminatını ortadan kaldırmayı hedefleyen düzenlemeler geri çekilmelidir. BES iptal edilmelidir. İşsizlik, iş cinayetleri, taşeron sistemi, güvencesizlik, kayıt dışılık, toplumsal cinsiyet eşitsizliği gibi temel konularda hızlı adımlar atılmalıdır. Cumhuriyet ve parlamenter sistemin demokratikleştirilmesi, daha fazla özgürlükler, yasakların ve kısıtlamaların kaldırılması Türkiye'nin ve sendikal hareketin temel ihtiyacı ve talebidir. Tüm baskılara, hukuksuzluklara, OHAL koşullarına rağmen referandumda ortaya konan güçlü "hayır" iradesi de bunu kanıtlamaktadır.”

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.