"Terörün Hedefi İnsanlık"

Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A- A+ Paylaş
Reklam
Reklam

Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Malatya Temsilciliği terörü lanetledi. 'Terörü Lanetliyoruz. Teröre karşı tek ses tek yürek' pankartı açan Memur-Sen üyeleri, 'Şehitler ölmez vatan bölünmez' sloganı attı.

Ellerindeki Türk Bayraklarıyla Soykan Meydanı'nda toplanan Memur-Sen üyeleri, terörü lanetledi. Memur-Sen Malatya İl Temsilcisi Kerem Yıldırım, "Büyük Memur-sen ailesi olarak, başta Dağlıca ve Iğdır olmak üzere ülkemizin çeşitli şehirlerinde yaşanan ve milletimizi derinden sarsan eli kanlı terör örgütünün saldırılarını şiddetle kınıyor ve lanetliyoruz" dedi.

Yıldırım, terörün kan ve şiddetten beslenen bir insanlık suçu olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: "Bu insanlık suçunu ancak aklı, ruhu ve vicdanı iflas etmiş kişiler ve gruplar işleyebilir. Terörizmin ve teröristlerin hedefi ise insanlıktır, kardeşliğimizdir, milletimizdir, ortak geleceğimizdir, birlikte yaşama irademizdir. Ülkemize, milletimize ve geleceğimize yönelen bu canice saldırılar; ister PKK, ister IŞİD, isterse DHKP-C'den gelsin terörü, teröre destek verenleri, terörün arkasındaki iç ve dış güçleri nefretle kınıyoruz. Bu alçak terör örgütlerine karşı bugüne kadar olduğu gibi budan sonrada birlikte mücadele vermeye devam edeceğimizin bilinmesini istiyoruz."

Terör örgütlerinin masum insanları seçerek katliama başladığına dikkat çeken Yıldırım, "7 Haziran seçimleri sonrasında oluşan siyasi belirsizliği kirli emelleri ve alçakça planları için kullanan terör örgütleri, masum insanları hedef seçmiş ve katliamlara başlamıştır. 20 Temmuz'da Suruç'ta 32 gencimizin karanlık eller tarafından haince öldürülmesinin ardından PKK terör örgütünün asker ve polisimize art arda yaptığı saldırılarla Türkiye yeniden terör sarmalının içine çekilmiştir. Analar ağlamasın, ocaklar sönmesin ve kardeşlik hukuku gelişsin ilkesiyle başlatılan milli kardeşlik sürecinde yeni katliamlar yapmak, kan ve gözyaşı siyasetini devam ettirmek için planlar yapan PKK terör örgütü, haince saldırılarıyla milletimizin birliğine ve dirliğine tuzak kurmuş, toplumun birlikte yaşama umuduna kuşun sıkmıştır. İçerden ve dışarıdan beslenen terör örgütlerinin adları, haince planları ve amaçları ne olursa olsun, 78 milyonun hep birlikte geleceğe yürüyüşünü, yeniden büyük Türkiye'yi inşa yolculuğunu engelleyemeyecekler, gelecek umutlarımızı söndüremeyeceklerdir" diye konuştu.

'Gün, teröre karşı topyekun el ele, omuz omuza olma günüdür' ifadesini kullanan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gün, büyük Türkiye'nin önünü kesmek, milletimizin moralini bozmak, kardeşlik hukukunu bitirmek için saldırılar yapan terör örgütlerine, terör örgütlerine silah dahil lojistik destek veren yabancı güçlere, eli kanlı terör örgütlerinin reklamını yapan medya ve sivil toplum kuruluşlarına karşı birlik olma, ortak hareket etme ve kararlı mücadele verme günüdür. Gün, 'bir insanın ölümü bütün insanlığın ölümüdür' anlayışına sahip olanların, teröre karşı topyekun el ele, omuz omuza olma günüdür. Gün, şehitlerimizi, gazilerimizi, ailelerini ve tüm terör mağdurlarını yalnız bırakmama günüdür. Gün, dünyada ve bölgemizde itibarı yükselen, bu yolda emin adımlarla ilerleyen güçlü ve lider Türkiye'ye destek verme günüdür."

"Çare, teröre karşı tek vücut olmaktır"

Teröre karşı tek vücut olunması gerektiğini dile getiren Yıldırım, "Çare, özgürlük-güvenlik dengesini gözeterek şiddetle ve terörle mücadele etmektir. Terör örgütlerinin oyununa gelmeden demokratikleşme çalışmalarını sürdürmektir. Çare, sıkıyönetim ve olağanüstü hal tuzağına düşmeden terörle etkin mücadeleyi yürütmektir. Etnik fitneye karşı kardeşlik hukukunu zirveye taşımaktır. Çare, mezhep fitnesini de devreye sokmak isteyenlere karşı din kardeşliğini, inanç birlikteliğini kuvvetlendirmektir" dedi.

Yıldırım, terörün hep birlikte yenilebileceğini ifade ederek, "El ele vererek terörü tarihin çöp sepetine atabiliriz. Bunun için özgürlük,güvenlik dengesini gözeterek, terörle mücadeleyi amansız bir

şekilde sürdürürken, eşit vatandaşlık zemininde demokratik, sivil ve özgürlükçü bir anayasayı mutlaka hayata geçirmeliyiz. Her türlü provokasyona ve engellemeye rağmen başta Doğu ve Güneydoğu olmak üzere Türkiye'nin yedi bölgesinde yatırımlar arttırılmalıdır. Sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere Türkiye'nin yumuşak güç unsurlarından bölgesel barışın ve dünya barışının oluşturulmasında etkin bir şekilde yararlanılmalıdır" ifadelerini kullandı.

Teröre karşı ortak söylem ve eylem birlikteliğinin sağlanması gerektiğine de değinen Yıldırım, suçlamaların anaların gözyaşlarını dindirmediğini ve yüreklere düşen ateşi söndürmediğini kaydetti.

Yıldırımın konuşmasının ardından dua edilerek, şehitler için gıyabi cenaze namazı kılındı./FERDİ DURDU

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.
Reklam
Reklam